“İlgili kişinin bir şirket ile iş görüşmesi yaptığı bilgisi ile görüşmenin içeriği hakkındaki muhtelif bilgilerin iş görüşmesi yapılan şirket tarafından halihazırdaki iş yeri ile paylaşılması” hakkında Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 04/08/2022 tarihli ve 2022/798 sayılı Karar Özeti

“İlgili kişinin bir şirket ile iş görüşmesi yaptığı bilgisi ile görüşmenin içeriği hakkındaki muhtelif bilgilerin iş görüşmesi yapılan şirket tarafından halihazırdaki iş yeri ile paylaşılması” hakkında Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 04/08/2022 tarihli ve 2022/798 sayılı Karar Özeti

Karar Tarihi : 04/08/2022
Karar No : 2022/798
Konu Özeti : İlgili kişinin bir şirket ile iş görüşmesi yaptığı bilgisi ile görüşmenin içeriği hakkında muhtelif bilgilerin iş görüşmesi yapılan şirket tarafından halihazırdaki işyeri ile paylaşılması

 

Kuruma intikal eden şikayette özetle; ilgili kişinin halihazırda bir şirket bünyesinde çalışmakta iken başka bir şirkete iş görüşmesi yapmak maksadıyla davet edildiği ve iş görüşmesinin gerçekleştirildiği, iş görüşmesi yapan veri sorumlusu şirket tarafından, ilgili kişinin halihazırda çalışmakta olduğu şirket hakkında itibarını zedeler nitelikte birçok beyanda bulunduğu bilgisinin ilgili kişinin mevcut iş yeri ile paylaşıldığı, bunun neticesinde ilgili kişinin mevcut iş yeri tarafından  ücretsiz izne çıkarıldığı, bu durum üzerine ilgili kişi tarafından iş sözleşmesinin feshi için ihtarname gönderildiği,  iş yeri tarafından ihtarnameye verilen yanıtta ilgili kişinin başka bir şirket ile iş görüşmesi yaptığı, ayrıca ilgili kişinin halihazırdaki iş yeri hakkında bir takım söylemlerde bulunduğu, bu durumun iş görüşmesi yaptığı veri sorumlusu şirket tarafından kendilerine iletildiği bilgilerine yer verildiği, dolayısıyla ihtarnameye verilen yanıtta ilgili kişinin iddialarının tevsik edildiği, akabinde ilgili kişi tarafından kişisel verilerinin işlenip işlenmediği, kişisel verilerinin kimlerle paylaşıldığı konularında bilgi edinmek, ayrıca  maddi ve manevi zararların tazmini ile kişisel verilerinin silinmesini talep etmek suretiyle iş görüşmesi yapan veri sorumlusuna başvuruda bulunulduğu ancak yasal süresi içerisinde yanıt verilmediği belirtilerek veri sorumlusu hakkında 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (Kanun) kapsamında gereğinin yapılması talep edilmiştir.

Konuya ilişkin başlatılan inceleme çerçevesinde veri sorumlusundan savunması istenilmiş olup alınan cevabi yazıda özetle;

  • Öncelikle ilgili kişinin başvurusuna cevap verilmediği iddiası ile ilgili olarak, ilgili kişinin vekili aracılığıyla tarafları aleyhine Cumhuriyet Başsavcılığına "Hukuka Aykırı olarak Kişisel Verileri Kaydetmek, Özel Hayatın Gizliliğinin İhlal Etmek, Hukuka Aykırı Verileri Ele Geçirmek veya Yaymak” suçlamalarıyla yaptığı şikayet üzerine Başsavcılık Makamı tarafından soruşturma başlatıldığı, soruşturma dosyasının hukuken sonuca bağlanılmasının beklenilmesi nedeniyle ilgili kişinin başvurularına cevap verilmediği,
  • Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturmaya konu olayla ilgili olarak "Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar” verildiği,
  • Söz konusu Kararda “… paylaşılan bilginin müştekinin özel yaşam alanına ilişkin bir bilgi niteliğinde bulunmadığı gibi müştekinin sürekli denetim ve gözetim altına alınması sonucu elde edilmiş özel hayatın gizliliğini ihlale yol açan bir bilgi niteliğinde de olmadığı, TCK.nun 135 ve 136. maddelerinde düzenlenen 'Kişisel Verilerin Kaydedilmesi' ve 'Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme 'suçlarının konusunu oluşturan Kişisel Veri kavramından, kişinin, yetkisiz üçüncü kişilerin bilgisine sunmadığı, istediğinde başka kişilere açıklayarak ancak sınırlı bir çevre ile paylaştığı, herkes tarafından bilinmeyen ve/veya kolaylıkla ulaşılması ve bilinmesi mümkün olmayan, kişinin ve onun niteliklerini belirleyen veya belirlenebilir kılan, kişiyi toplumda yer alan diğer bireylerden ayıran ve onun niteliklerini ortaya koymaya elverişli, gerçek kişiye ait her türlü bilginin anlaşılması gerektiği, kişinin özel hayata ilişkin olmayan bilgilerin rızaya aykırı olarak paylaşılmasının kişilik hakkını ihlal edeceği fakat şüphelinin eyleminin ancak özel hukuk yaptırımlarını gerektirebileceği, söz konusu kişilik hakkının ihlali, özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturmayacağı, bu haliyle atılı suçların unsurlarının oluşmayacağı anlaşılmakla,… 1-Soruşturmaya konu olayla ilgili olarak şüpheli hakkında kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığı, …” hususlarına yer verildiği 
  • İşlenen verilerin ilgilinin kâğıt ortamında muhafaza edilen özgeçmişinde yer alan bilgiler olduğu, alınan CV ile dijital, mülakat esnasında başvuru formu üzerine bilgi işlemek suretiyle fiziksel ve kameralar vasıtasıyla da görsel veri toplamak suretiyle kişisel verilerin elde edildiği, 
  • Kanun’un 5’nci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (c) bendinde yer alan “Bir sözleşmenin kurulması veya ifasıyla doğrudan doğruya ilgili olması kaydıyla, sözleşmenin taraflarına ait kişisel verilerin işlenmesinin gerekli olması” hükmü ve aynı fıkrasının (f) bendinde yer alan “İlgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması.” hükmü uyarınca kişisel verilerin işlendiği,
  • İnsan kaynakları süreçlerinin planlanması, çalışan ve stajyer adayı seçme ve yerleştirme süreçlerinin yürütülmesi, yeni eleman istihdam edilmesi, adayları inceleme ve istihdam edilecek yeni adayın tespit edilmesi, çalışan adaylarının başvuru süreçlerinin yürütülmesi ve doğru değerlendirilebilmesi amaçlarıyla kişisel verilerin işlendiği,
  • İlgili kişinin şirketlerince işlenen kişisel verilerinin herhangi bir üçüncü kişiye aktarılmadığı, bu iddia hakkında Başsavcılığın kararının da Kuruma iletildiği, 

ifade edilmiştir.

Konuya ilişkin olarak yapılan incelemede Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 04/08/2022 tarihli ve 2022/798 sayılı Kararı ile;

  • Kanun’un “Tanımlar” başlıklı 3’üncü maddesinin (1) numaralı fıkrasının (ç) bendinde ilgili kişinin, “kişisel verisi işlenen gerçek kişi”, (d) bendinde kişisel verinin, “kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgi”, (e) bendinde kişisel verilerin işlenmesinin, “kişisel verilerin tamamen veya kısmen otomatik olan ya da herhangi bir veri kayıt sisteminin parçası olmak kaydıyla otomatik olmayan yollarla elde edilmesi, kaydedilmesi, depolanması, muhafaza edilmesi, değiştirilmesi, yeniden düzenlenmesi, açıklanması, aktarılması, devralınması, elde edilebilir hâle getirilmesi, sınıflandırılması ya da kullanılmasının engellenmesi gibi veriler üzerinde gerçekleştirilen her türlü işlem”, (ı) bendinde veri sorumlusunun, “kişisel verilerin işleme amacını ve vasıtalarını belirleyen, veri kayıt sisteminin kurulmasından ve yönetilmesinden sorumlu olan gerçek ve tüzel kişi” olarak tanımlandığı,
  • Kanun’un “Genel İlkeler” başlıklı 4’üncü maddesinde, kişisel verilerin ancak bu Kanun’da ve diğer kanunlarda öngörülen usul ve esaslara uygun olarak işleneceği hükme bağlandıktan sonra, kişisel verilerin işlenmesinde uyulması zorunlu ilkelere yer verildiği, buna göre, kişisel verilerin ancak; a) Hukuka ve dürüstlük kurallarına uygun olma, b) Doğru ve gerektiğinde güncel olma, c) Belirli, açık ve meşru amaçlar için işlenme, ç) İşlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma ile d) İlgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilme ilkelerine uygun işlenebileceği,
  • Kanun’un 5’inci maddesinin kişisel verilerin işlenme şartlarını düzenlediği, maddenin (1) numaralı fıkrasında,  kişisel verilerin ilgili kişinin açık rızası olmaksızın işlenemeyeceğinin, (2) numaralı fıkrasında ise, kanunlarda açıkça öngörülmesi, fiili imkânsızlık nedeniyle rızasını açıklayamayacak durumda olan veya rızasına hukuki geçerlilik tanınmayan kişinin kendisinin veya bir başkasının hayatı veya beden bütünlüğünün korunması için veri işlemenin zorunlu olması, bir sözleşmenin kurulması veya ifasıyla doğrudan doğruya ilgili olmak kaydıyla sözleşmenin taraflarına ait kişisel verilerin işlenmesinin gerekli olması, veri sorumlusunun hukuki yükümlülüğünü yerine getirebilmesi için zorunlu olması, ilgili kişinin kendisi tarafından alenileştirilmiş olması, bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için veri işlemenin zorunlu olması, ilgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla veri sorumlusunun meşru menfaati için veri işlenmesinin zorunlu olması hallerinde ilgili kişinin açık rızası olmaksızın kişisel verilerin işlenmesinin mümkün olduğunun hükme bağlandığı,
  • Kanun’un “Kişisel Verilerin Aktarılması” başlıklı 8’inci maddesinde ise “(1) Kişisel veriler, ilgili kişinin açık rızası olmaksızın aktarılamaz. (2) Kişisel veriler; a) 5 inci maddenin ikinci fıkrasında, b) Yeterli önlemler alınmak kaydıyla 6’ncı maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen şartlardan birinin bulunması hâlinde, ilgili kişinin açık rızası aranmaksızın aktarılabilir. (3) Kişisel verilerin aktarılmasına ilişkin diğer kanunlarda yer alan hükümler saklıdır.” hükmünün yer aldığı,
  • İlgili kişinin şikâyet dilekçeleri incelendiğinde; 21.06.2021 ve 11.11.2021 tarihli dilekçeler ile veri sorumlusuna başvuruda bulunulduğu ve söz konusu başvuruların 23.06.2021 ve 16.11.2021 tarihlerinde veri sorumlusuna teslim edildiğinin posta alındıları ile tevsik edildiği,
  • Veri sorumlusu tarafından Kuruma iletilen cevabi yazıda ilgili kişinin veri sorumlusunun yöneticisi aleyhine Cumhuriyet Başsavcılığına "Hukuka Aykırı olarak Kişisel Verileri Kaydetmek, Özel Hayatın Gizliliğinin İhlal Etmek, Hukuka Aykırı Veri Ele Geçirmek veya Yaymak" suçlamalarıyla yaptığı şikayet üzere başlatılan soruşturmanın akıbetinin beklendiği iddia edilmekle birlikte söz konusu soruşturmanın şirket çalışanı ile ilgili olduğunun anlaşıldığı, ayrıca konu hakkında soruşturma yürütülmesinin Kanun ve Tebliğ hükümlerinin uygulanmayacağı anlamına gelmediği, bu çerçevede, ilgili kişinin Tebliğ’e uygun olarak veri sorumlusuna yapılmış başvurularına yasal süresi içerisinde cevap verilmemesi sebebiyle Veri Sorumlusuna Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Tebliğ’in 6’ncı maddesinin (1) numaralı fıkrasında yer alan “Veri sorumlusu bu Tebliğ kapsamında ilgili kişi tarafından yapılacak başvuruları etkin, hukuka ve dürüstlük kuralına uygun olarak sonuçlandırmak üzere gerekli her türlü idari ve teknik tedbirleri almakla yükümlüdür.” hükmüne aykırı davranıldığı,
  • Öte yandan Cumhuriyet Başsavcılığının “Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar”ı incelendiğinde ilgili kişinin söz konusu soruşturmada müşteki sıfatı ile yer aldığı, suç tarihinin ise 05.02.2021 olduğunun anlaşıldığı, söz konusu Kararda “kişinin özel hayata ilişkin olmayan bilgilerin rızaya aykırı olarak paylaşılmasının kişilik hakkını ihlal edeceği fakat şüphelinin eyleminin ancak özel hukuk yaptırımlarını gerektirebileceği, söz konusu kişilik hakkının ihlalinin, özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturmayacağı..” belirtilerek şüpheli hakkındaki şikâyetin Türk Ceza Kanunu kapsamında suç unsuru barındırmadığı yönünde karar tesis edildiğinin anlaşıldığı,
  • Şikâyete konu olay kapsamında, ilgili kişi tarafından şikâyet edilen tarafın veri sorumlusu sıfatı ile ilgili kişinin kişisel verilerini işlediği ve inceleme konusunun Kanun çerçevesinde değerlendirmeye tabi tutulacağı, bu kapsamda Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen kararın  Türk Ceza Kanunu çerçevesinde yapılan değerlendirme sonucu verildiği, verilen Kararın Kurum tarafından yürütülen inceleme kapsamında bir etkisi bulunmadığı ayrıca Kararda “kişinin özel hayata ilişkin olmayan bilgilerin rızaya aykırı olarak paylaşılmasının kişilik hakkını ihlal edeceği” yönünde değerlendirmede bulunulduğunun görüldüğü,
  • Bu çerçevede, ilgili kişi tarafından Kuruma iletilen şikâyet dilekçesinin ekleri incelendiğinde; mevcut işyeri tarafından ilgili kişiye iletilen cevabi ihtarnamede “…evden çalıştığınız bu süreçte sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığınız, başka şirketlerle iş görüşmeleri yaptığınız ve bu görüşmelerde müvekkilin sektör paydaşlarına karşı prestijini zarara uğrattığınız tespit edilmiştir. Halen müvekkil şirkette çalışmakta iken ….. tarihinde …. Şirket ofisinde yaptığınız iş görüşmesinde müvekkil şirket ile ilgili oldukça kötü söylemlerde bulunduğunuz … Şirket tarafından tarafımıza iletilmiştir…” ifadelerine yer verildiği,
  • Şikâyete konu somut olayda ilgili kişinin veri sorumlusu ile iş görüşmesi gerçekleştirdiği ve bu görüşmede halihazırda çalışmakta olduğu iş yeri hakkında kötü söylemlerde bulunduğu bilgisinin veri sorumlusu tarafından üçüncü kişilerle paylaşıldığı iddiasına karşılık veri sorumlusu tarafından bu hususa ilişkin olarak; ilgili kişinin şirketlerince işlenen kişisel verilerinin herhangi bir üçüncü kişiye aktarılmadığı belirtilmekle birlikte ilgili kişinin çalışmakta olduğu şirket tarafından ilgili kişiye iletilen ihtarnamede bu hususlara açık bir şekilde yer verildiği,
  • Veri sorumlusu tarafından ilgili kişinin mülakat esnasında başvuru formu üzerine bilgilerinin işlendiği ve özgeçmişinde yer alan bilgilerinin Kanun’un  5’nci maddesinin (2) numaralı fıkrasının (c) bendinde yer alan “Bir sözleşmenin kurulması veya ifasıyla doğrudan doğruya ilgili olması kaydıyla, sözleşmenin taraflarına ait kişisel verilerin işlenmesinin gerekli olması” hükmü ve aynı fıkrasının (f) bendinde yer alan “İlgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olması” hükmü uyarınca kişisel verilerin işlendiğinin belirtilmekle birlikte işverenlerin işçi ile akdedilecek iş sözleşmesi çerçevesinde adayın pozisyona uygunluğunu tespit etmek amacıyla işin gerektirdiği menfaatler kapsamında birtakım kişisel verileri işlemesinin mümkün olacağı, iş sözleşmesinin kuruluşu öncesinde işverenin yönetim hakkı kapsamında adayın uygunluğunu belirlemek amacıyla kişisel verileri işleme hakkı bulunduğu ancak söz konusu bilgilerin Kanun’un 4’üncü maddesinin (2) numaralı fıkrasının (ç) bendinde yer alan “işlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma” ilkesine de uygun olarak işlenmesi gerektiği, 
  • Bu çerçevede veri sorumlusu tarafından ilgili kişinin kendileri ile iş görüşmesi yaptığı bilgisi ile iş görüşmesinde ilgili kişinin halihazırda çalışmakta olduğu iş yeri hakkında birçok beyanda bulunduğu bilgisinin ilgili kişinin çalıştığı şirkete hukuka aykırı olarak aktarıldığı, bu aktarımın Kanun’un 8’inci maddesinde yer alan veri aktarımına yönelik şartlarından herhangi birine dayanılmaksızın gerçekleştirildiği,

değerlendirmelerinden hareketle;

  • İlgili kişinin Veri Sorumlusuna Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Tebliğ’e uygun olarak yapılmış başvurularına veri sorumlusu tarafından yasal süresi içerisinde cevap verilmemesi sebebiyle Tebliğ hükümlerinin uygulanmasına azami dikkat ve özen gösterilmesi hususunda veri sorumlusunun uyarılmasına,
  • Veri  sorumlusu tarafından ilgili kişinin şirketleri ile iş görüşmesi yaptığı bilgisi ile iş görüşmesinde ilgili kişinin halihazırda çalışmakta olduğu iş yeri hakkında birçok söz beyan ettiği bilgisinin aktarılması faaliyetinin Kanun’un 8’nci maddesine uygun şekilde gerçekleştirilmediği değerlendirilmekte olup bu durumun Kanun’un 12’nci maddesinde yer verilen “veri sorumlusu kişisel verilerin hukuka aykırı olarak işlenmesini önlemek amacıyla uygun güvenlik düzeyini temin etmeye yönelik gerekli her türlü teknik ve idari tedbirleri almak zorundadır” hükmüne aykırılık teşkil etmesi nedeniyle, veri sorumlusunun 1997 yılından beri faaliyet gösterdiği, Türkiye genelinde 7 ofis, 1 depo ve 135 çalışan ile lojistik faaliyetlerini yürüttüğü ve ilgili kişinin başvurularına yasal süresi içerisinde yanıt vermediği de dikkate alınarak veri sorumlusu hakkında Kanun’un 18’inci maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendi kapsamında 100.000 TL idari para cezası uygulanmasına 

karar verilmiştir.